Konu: Kıpçaklar
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07.Ekim.2018   #2
DurumuÇevrimdışı
Baby
Baby - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üye No: 6
Üyelik tarihi: 04.Ekim.2018
Şehir:
Mesaj Sayısı: 273
Konu Sayısı: 73
Beğendikleri: 47
Alınan Beğeni: 40
HF Ticaret Sayısı: (0)
HF Ticaret Yüzdesi: (%)
Ruh Hali
Kan Grubum:

Standart

Kıpçaklar'ın Batıya Göçü
Kadim Türk Yurdu Ötüken’den başlayan göç dalgaları Kıpçakları Kumanlarla birleştirerek Hazar Denizinin kuzeydoğusuna kadar sürüklemişti. Hazar Denizi, bu tarihlerde (1040) Uzlar (Batı Oğuzları) ve Peçeneklerin mücadelesine sahne oluyordu. Hazar Devletinin ticaret kervanlarını yağmalayan Peçenekler, yine Hazar Devletinin sınır güvenliği için görevlendirdiği Uzlar tarafından kuzeye doğru sürükleniyordu. Kıpçaklar, giriştikleri göç hareketiyle Uzların sahasına girmekte, Uzlar ise Peçenekleri batıya doğru sürüklemekteydi. Bu sürek mücadeleler neticesinde Peçenekler Hazarın Kuzeyinden itil nehrini geçerek Doğu Avrupa’ya doğru ilerlediler. Uzlar ise Kıpçak baskılarıyla Peçeneklerin ilerlediği güzergahtan peşlerinden İtil nehrini geçerek Doğu Avrupa coğrafyasına ayak bastılar. Önde Peçenekler, arkalarında Uzlar, en arkalarında ise Kıpçaklarartık İtil Nehrini aşmış, Doğu Avrupa coğrafyasına ulaşmışlardı.

Kıpçakların, Doğu Avrupa ve Kuzey Karadeniz bölgelerine ilerleyişi Hazar Denizindeki ilerleyişlerinden çok daha hızlı gerçekleşti. Zira Doğu Avrupa’da küçük sayılabilecek topluluklar halinde yaşayan, Doğu Roma’nın “Barbar Kavimler” olarak adlandırdığı Macar, Bulgar ve Slav prenslikleri Doğu Roma’nın Kuzey Politikaları ile birbirleriyle mücadele etmekteydi. Sayıca çok daha kalabalık olan Peçenekler, Uzlar ve Kıpçaklar bu bölgede kolayca söz sahibi oldular.

1030-1050 yılları arasında Kuzey Karadeniz bölgesi tamamen Peçenek hakimiyeti altındaydı. 1050’li yıllarda Uz baskıları Peçeneklerin hâkimiyet alanlarını Kuzey Karadeniz’in batı kıyılarına kadar daralttı. Peçeneklerin Uzlar üzerinde kurduğu baskılar neticesinde Kuzey Karadeniz’in Batı Kıyıları Peçeneklerin, doğu kıyıları Uzların hâkimiyeti altına girdi. Kıpçakların Kuzey Karadeniz’e ulaşması ile bu durum tümüyle çehre değiştirdi. Güçlü ve oldukça kalabalık bir göç hareketiyle Kuzey Karadeniz’e ulaşan Kıpçaklar, Uzları baskı altına alarak Batıya doğru sürüklediler. Doğu Roma ile Uzlar arasında kalan Peçenekler, Uzlara tabi olmak zorunda kaldılar. Uzlar ise doğusundan gelen Kıpçak akınlarına dayanamayıp Kıpçaklara tabi olmak zorunda kaldılar.

Kıpçakların Doğu Avrupa’ya ulaştığı yıllarda tek komşuları Peçenekler ve Uzlar olmamıştı. Doğu Avrupa’nın kuzeyinde küçük prenslikler halinde yaşayan Slav Knezlikleri bulunuyordu. Bu Knezlikler aynı kökenden gelen Slav toplumları tarafından kurulmuş, birbirlerinden bağımsız hareket eden ayrı prenslik şeklinde yaşamaktaydılar. Kendi içlerinde ihtilafa düşmedikleri zaman ortak düşmanlarına karşı birleşen, sonrasında tekrar bağımsız hareket eden bu prenslikler, Doğu Roma’nın Kuzey Politikaları ile kontrol altına aldığı Doğu Avrupalı Barbar kavimlere nispeten daha güçlü ve daha kalabalıktı. Bu bakımdan Kıpçak Devletine karşı koyabilen tek güç olmuşlardır.

Kıpçakların Doğu Avrupa’ya ayak basmalarıyla bölgedeki güç dengelerinin bozulmasından endişe eden Slavlarla Doğu Avrupa’da yayılmak isteyen Kıpçaklar arasındaki ilk mücadele 1050 yılında ortaya çıktı ve takip eden birkaç yıl boyunca devam etti. Uzun yıllar sürmeyen ve taraflardan birinin üstünlüğü ile sonuçlanmayan bu mücadeleler 1055 yılında sona erdi ve Preyeslav Knezliği ile Kıpçaklar arasında ilk barış antlaşması yapıldı. Aslında bu bir Barış değil, kaçınılmaz savaşın şartlar gereği ertelenmesiydi. Zira Slav Knezlikleri tek başlarına Kıpçaklarla mücadele edecek güce sahip değillerdi ve henüz güç birliği yapabilmiş değillerdi. Kıpçaklar ise Peçenekler ve Uzlar üzerinde kesin bir hakimiyet sağlayıp Kuzey Karadeniz’in kontrolünü tam olarak ele geçirememiştiler. Kıpçakların Kuzey Karadeniz’in kontrolünü ele geçirmeleri uzun sürmedi. Zira Kıpçaklar Uzlara ve Peçeneklere göre çok daha güçlü durumdaydılar. 1060 yılına gelindiğinde Kıpçaklar, Uzlar üzerinde baskı kurarak Kuzey Karadeniz’deki hâkimiyetlerini kesinleştirdiler. Peçenekler ise Uz baskıları sonucunda Doğu Roma’ya yakınlaşarak Kuzey Karadeniz’deki hâkimiyetlerinden vazgeçerek Doğu Roma himayesinde yaşamayı tercih eder hale gelmişlerdi. Kıpçakların, Kuzey Karadeniz’deki hâkimiyetlerini sağladıktan sonra kuzeye doğru ilerlemesi kaçınılmazdı. Slav Knezlikleri de bunun farkındaydı ve Kıpçaklara karşı güç birliği yapmışlardı. 1055 yılında varılan suni barış 1061 yılında sona erdi. Kuzeye doğru ilerlemek isteyen Kıpçaklar, güç birliği yapan Slav Knezlikleri ile karşı karşıya geldiler. Kıpçaklar bu mücadelede ağır bir yenilgi alarak geri dönmek zorunda kaldılar. Kıpçaklar uzun süredir mağlup olmamış ve savaştan eli boş dönmek zorunda kalmamıştı. Slavlar, kazandıkları zaferden sonra Kıpçaklar üzerindeki baskıyı arttırmak için Peçenek ve Uzları desteklemeye başladılar. Kıpçaklar bu tehlikeli durum karşısında hem mağlubiyetlerinin intikamını almak hem de Slav-Peçenek-Uz birlikteliğine son vermek için kısa bir süre içerisinde tekrar ordusunu toplayıp Kiev yakınlarına ilerlediler ve birleşmiş Slav ordusu ile karşı karşıya geldiler (1061). Bu kez kazanan taraf Kıpçaklardı. Kıpçakların elde ettiği bu kesin başarı Slav tehlikesini savuşturduğu gibi Slavların Peçenek ve Uzlarla ittifak etmesini de önledi.

Kıpçakların bir sonraki hedefi Uzlar oldu. Batısında Peçeneklerin Doğu Roma ile yakın ilişkiler içerisine girmesi ve Slavların Kıpçaklar karşısında yenilmesi Uzların sonunu hazırladı. Kıpçaklar, üzerinde baskı kurarak zayıflattıkları Uzları tamamen mağlup ederek tabiiyetleri altına aldılar (1064). Kuzeyde Slavlara karşı kazanılmış, güneyde Uzlar mağlup edilmiş, Peçenekler ise küçülüp zayıflayarak Doğu Roma’nın himayesine girmişlerdi. Kuzey Karadeniz ve Doğu Avrupa artık tam anlamıyla Kıpçak yurdu haline geldi. Bu tarihten sonra söz konusu coğrafyanın adı “Desti Kıpçak” olarak anılmaya başlandı. Doğu Avrupa’nın güneyini kontrol altına alan Kıpçaklar için yeni hedef artık Kuzey Avrupa olacaktır.






alone.. ☕
  Alıntı