Konu: Kıpçaklar
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07.Ekim.2018   #3
DurumuÇevrimdışı
Baby
Baby - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üye No: 6
Üyelik tarihi: 04.Ekim.2018
Şehir:
Mesaj Sayısı: 273
Konu Sayısı: 73
Beğendikleri: 47
Alınan Beğeni: 40
HF Ticaret Sayısı: (0)
HF Ticaret Yüzdesi: (%)
Ruh Hali
Kan Grubum:

Standart

Kıpçakların Kuzey Karadeniz'i Desti Kıpçak (Kıpçak Yurdu) Haline Getirmesi
1061 Kiev mağlubiyeti sonrasında Slav Knezlikleri iç karışıklıklar yaşamaya başlamışlardı. Kıpçakların kuzeye ilerleyişleri başladığında ise Slavlar karşı koyamayacak durumdaydılar. Kıpçaklar önce Preyeslav Knezliğine sonrasında Çernigov Knezliğine ulaştılar. Slav Knezlikleri Kıpçaklara karşı ciddi bir mukavemet gösteremiyorlardı ve Slav Knezlikleri bir bir zaptediliyordu. Kıpçaklar 1071’de Rostovtsev ve Nehayin bölgelerine, 1079’da Voin’e, 1080’de Novogrod ovasına ulaştılar. Kıpçaklar aldıkları zaferlerle sınırlarını Don-Dnester bölgesi, Balkaş-Talas sahası ve Tuna Nehrine kadar genişletmişlerdi. Kıpçakların akınları 1090 yılına kadar devam etti. Kıpçaklara karşı koyamayan Slavlar, Kıpçakların dostluğunu kazanmak için altın, kumaş, hayvan sürüleri ve hediyeler gönderir duruma gelmişlerdi.

Kıpçakların Kuzey Karadeniz ve Kuzey Avrupa’daki hâkimiyetleri artık kesinleşmişti. Uzlar tamamen mağlup edilerek tebaa haline getirilmiş, Peçenekler ise etkisizleştirilmişti. Doğu Roma’nın himayesi altında yaşayan Peçenekler, Uzlar gibi mağlup olmamışlar ve tam olarak Kıpçaklara tabi olmamışlardı. Bu durum Peçenekler için halen tehlike oluşturuyordu. Üstelik Doğu Roma, Kıpçaklarla mücadele içerisine girmiyordu ve olası bir Kıpçak akınında kendilerini Kıpçaklara karşı korumayacaktı. Peçenekler, bu durum karşısında Kıpçaklara karşı barış istediler (1087). Kıpçaklar önceleri bu teklifi kabul ettiler ancak 1091 yılında durum değişti. Doğu Roma’ya paralı askerlik yapan Peçenekler, Selçuklular ve Macarlarla anlaşarak Doğu Roma’yı kuşatmaya karar vermişlerdi. Doğu Roma ise bu durumu öğrenince Kuzey Politikaları’nı devreye sokup Peçenek-Macar-Selçuklu ortaklığına karşı Kıpçaklarla anlaştı. İstanbul’u kuşatmaya hazırlanan Peçenekler ve Macarlar, ummadıkları bir anda Kıpçak taarruzuna maruz kaldılar (1091). Kıpçakların bu hesapta olmayan taarruzu İstanbul’un kuşatılmasına mani olduğu gibi Peçeneklerinde sonu oldu. Doğu Roma’nın himayesini kaybeden, Selçuklulardan ise yeterli desteği göremeyen Peçenekler, Kıpçaklara karşı savunmasız durumda kaldılar. Kıpçaklar da bu durumdan istifade ederek Peçenekleri kesin bir mağlubiyete uğratıp Balkanlardaki Peçenek halkını tabası haline getirerek daha da güçlendi.

Kıpçaklar, Kuzey Karadeniz’deki tüm Türk boylarını mağlup edip bünyesine katarak daha da güçlenmişti. Artık hedef yine Kuzey Avrupa’ydı. Slavlar iç karışıklıklarını çözmüşseler de hâkimiyet alanları önemli ölçüde Kıpçakların eline geçmişti. Kıpçaklar, Slavların güçlenmesine fırsat vermeden tekrar Kiev Knezliğine saldırdı. 1070’li yıllarda başlayan Kıpçak akınlarındaki gibi ağır mağlubiyetlerle karşılaşmak istemeyen Slav Knezlikleri çok direnmeden 1094 yılında vergi, haraç ve Kiev Knezinin kızının Kıpçak başbuğuyla evlenmesi karşılığında barış istediler (1094). Kıpçaklar bu barışı kabul ettiler ancak bu barışta uzun sürmedi. Kiev Knezi, vergi ve haraç tahsilâtı için gelen Kıpçak elçilerini haince öldürünce Kıpçaklar yarım bıraktıkları Kuzey Akınlarına tekrar başladılar. Bu kez taarruz iki koldan gerçekleşiyordu. Büyük Kağan Togorhan Preslavl şehrine, Ortak Kağan Bönek ise Kiev’e saldırıya geçti. Ortak Kağan Bönek, Kiev’i zapt edip Kiev Knezinin saltanat makamını ve tahtını yaktı ancak daha fazla ilerleyemeden geri çekilmek zorunda kaldı. Zira Büyük Kağan Togorhan, diğer Slav Prensliklerden gelen yardım birliklerinin ulaşmasıyla Preslavl’ı zaptedememiş ve savaş meydanında ölmüştü. Bönek, savaşı kazanmıştı ancak Büyük Kağanlık makamı boş kalmıştı. Kıpçaklar, kazanılan zafere rağmen geri dönmek zorunda kalarak Kuzey Akınlarını yarıda bıraktı (1094).

Togorhan’ın ölümünden sonra Kıpçakların büyük kağanı Küre Han olmuştu. Küre, babasının intikamını almak ve yarım kalan Kuzey Akınlarını tamamlamak için tekrar Kiev Şehrine girdi. Şehri zapt edip babasının intikamını almıştı ancak Kuzey Akınları daha fazla ilerlemedi. Slavlar tekrar barış isteyince 1095 yılında yeni bir barış antlaşması sağlandı. Antlaşmanın şartı olarak Akrabalık bağı kuruldu ve Kiev ve Çernigov Knezleri Başbuğ Küre’nin kızlarıyla evlendi. Bu yeni antlaşmayla Kıpçaklar ile Slav Knezlikleri arasında iyi ilişkiler gelişmeye başladı. Hatta Volinya Knezliği Kıpçaklarla işbirliği yaparak Macarlara saldırdılar (1099). Kıpçaklarve Slavlar ilk kez müttefik olarak bir savaşa katılmışlardı. Macar savaşının hemen ardından bir barış antlaşması daha yapıldı ve ittifak güçlendirildi. Ancak her şeye rağmen bu barışta diğer barışlar gibi uzun sürmedi. Kiev Knezi Svyatopolk, ani bir baskın yaparak hiçbir neden yokken Kıpçak Başbuğu Küre’yi çadırında öldürdü ve antlaşmayı bozdu (1103).

Küre Han’dan sonra yerine geçen oğlu Şaru Han’ın intikamları çok büyük oldu. Kıpçaklar, 3 yıl boyunca aralıksız olarak Slav Knezliklerine akınlar düzenlediler. Manastırları yaktılar, şehirleri yağmalayıp ganimet topladılar, karşılarına çıkan tüm Slav Knezliklerine karşı savaş ilan ettiler. 3 yıl süren yoğun saldırılar neticesinde Slav Knezlikleri üzerinde tam anlamıyla bir baskı kurulmuş durumdaydı. Kuzey Akınları 1095 yılına kadar şiddetle devam etti ancak Şaru Han’ın genç yaşta hastalanarak ölmesi üzerine Kıpçaklar zor duruma düştüler (1095). Yerine geçebilecek yetenekli bir veliaht bulunamıyordu. Kıpçak akınları yeterli tecrübeye sahip olmayan Başbuğlar tarafından idare edilmeye başlanınca Kuzey Akınları zayıflamaya başladı. Başsız kalan Kıpçaklar Kuzey Akınlarına son vermek zorunda kaldılar. Kıpçaklar artık Slavlara karşı üstünlüklerini kaybeder duruma gelmişlerdi. Aynı tarihlerde Selçuklular Anadolu içlerinden Kafkaslara doğru ilerliyorlardı. Kafkaslar Selçuklu akınlarına maruz kalınca Kıpçaklar için yeni bir cephe açıldı. Kıpçaklar, Kuzey Akınlarından vazgeçip Kafkaslarda Selçuklular ile mücadele içerisine girişmeye başladılar. 1118 yılında gerçekleşen Kıpçak-Selçuklu savaşının Kıpçakların üstünlüğüyle sonuçlanması ile Selçukluların Kafkaslardaki hakimiyeti sonar erdi. Kıpçaklar ise sınırlarını Şirvan, Ermenistan ve İran’a kadar olan bölgeyi içerisine alacak şekilde güneye doğru genişlettiler.






alone.. ☕
  Alıntı