Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07.Ekim.2018   #2
DurumuÇevrimdışı
Baby
Baby - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üye No: 6
Üyelik tarihi: 04.Ekim.2018
Şehir:
Mesaj Sayısı: 273
Konu Sayısı: 73
Beğendikleri: 47
Alınan Beğeni: 40
HF Ticaret Sayısı: (0)
HF Ticaret Yüzdesi: (%)
Ruh Hali
Kan Grubum:

Standart

Timur Devletinin Yükselişi
Timur Devleti giderek güçlenmiş ve hâkimiyeti Maveraünnehir’e sığmayacak duruma gelmişti. Timur Han, 1390 yılında Maveraünnehir dışına yaptığı ilk seferle Moğolların hâkimiyeti altındaki Harezm bölgesine taarruz ederek topraklarına kattı (1390). Evvelden beri bir Türk Yurdu olan Harezm’in yeniden bir Türk Birliği altına girmesi ile Timur Han’ın namı Osmanlı Devletine kadar ulaştı.

Harezmin alınması ile Timur Devleti Altın Orda Devleti ile komşu olmuştu. Ancak Timur Han’ın himaye ettiği ve verdiği destek ile Altın Orda Devletinin idaresini eline geçirmesini sağladığı Toktamış, Timur’un Harezm’e girmesinden ve sınırlarına dayanmasından rahatsız oldu. Üstelik Altın Orda Devletini ele geçirdikten sonra giderek güçlenen Toktamış, büyük bir kibir ile hareket etmeye ve Timur’u hakir görmeye başlamıştı.

Timur Han, Harezm’i aldıktan sonra Doğu Sınırlarında bulunan Çağatay Moğolları üzerine sefere çıktı. Toktamış, Timur ile sınır komşusu olmak istemiyordu. Üstelik bir dönem himayesi altına girdiği Timur’u alelade bir Hükümdar gibi görüyor, babasının hâkimiyeti altındaki topraklarda hüküm sürmekte olan bir hükümdar olarak addediyordu. Toktamış, Timur’un Çağatay Seferini fırsat bilerek Harezm’e girdi ve şehri kuşattı. Bu haberi Semerkand dolaylarında sefer halindeyken alan Timur Han, ordularıyla birlikte geri dönerek Harezm’e girdiler ve Ural Nehrinin batısında bulunan Kondurca’da Toktamış’ın orduları ile karşı karşıya geldiler. Timur Han, kendisini hakir gören ve himayesi ile Altın Orda Devletinin başına geçen Toktamış’ı mağlup ederek hem Harezm’i geri aldı hem de Timur Devletinin cihan hâkimiyetini başlatmış oldu (1391).

Timur Han, Harezm’den sonra önce İran’da bulunan Muzafferoğulları Devleti yıkarak İran’ı, sonra ise Celayirliler Devletini yıkarak Bağdat’ı hâkimiyeti altına aldı (1393). Timur Han sınırlarını İran, Kafkasya ve Azerbeycan’a kadar genişletmiş, Timur Devleti de bir cihan devleti haline gelmişti. Timur artık hem Altın Orda Devletini, hem Osmanlı Devletini hem de Doğu Türkistan’ın hâkimi olan Moğolları tehdit ediyor, kendisini Türk Dünyasının tek hâkimi ve hükümdarı ilan ederek tüm Türk Devletlerinin kendisine tabii olmasını emrediyordu.

Toktamış, Kondurca da mağlup olmuştu ancak vazgeçmiyordu. Zira Timur’un Azerbeycan ve Güney Hazar coğrafyasında bulunmasını kendisi için bir tehdit addediyordu. Timur Han, kendisiyle mücadele etmekten vazgeçmeyen Toktamış’a karşı büyük bir sefere çıkarak doğrudan Altın Orda Devletine taarruz etti ve Terek’e kadar ilerleyerek Toktamış’ın orduları ile mücadeleye girişti (1395). Timur, bu mücadeleyi kazanarak hem Azerbeycan ve Kafkaslardaki Altın Orda Topraklarını hâkimiyeti altına aldı hem de Altın Orda Devletinin parçalanmasına yol açtı. Altın Orda Devleti Timur’un ordularına mağlup olduktan sonra saltanat mücadelelerine sahne olarak önce bölündü, sonra ise Slav Krallıkların taarruzlarına maruz kalarak yıkıldı.

Timur İran, Irak, Azarbeycan ve Kafkaslardaki büyük kazanımlardan sonra gözünü doğu sınırlarına dikti. Hint yarımadasına kadar ilerleyerek Delhi’ye ulaştı ve Delhi Sultanlığı ile yaptığı mücadeleyi kazanarak pek çok değerli eşya, savaş aracı, savaş filleri ve değerli ganimetlerle hazinesini doldurdu (1398).

Timur Delhi seferindeyken Celayirliler kaybettikleri Bağdat’ı kuşatarak şehri tekrar geri aldılar. Timur Han, bunun üzerine ikinci Bağdat seferine çıkarak hem Bağdat’ı geri aldı hem de bölgedeki diğer bir Türk Devleti olan Karakoyunluları yıkarak Güneydoğu ve Doğu Anadolu hattını hâkimiyeti alanına aldı. Yıkılan Celayirliler Devletinin Hükümdarı Ahmet Han ve Karakoyunlu Devleti Hükümdarları Kara Yusuf Osmanlı İmparatoru Beyazıt’e sığınmışlardı. Delhi’den Anadolu’ya kadar olan coğrafyayı hâkimiyeti altına alan Timur Han’ın bundan sonraki hedefi Anadolu oldu. Selçuklu Devletinin yıkılmasından sonra küçük devletler ve beyliklerle idare edilen Anadolu Coğrafyası henüz tam anlamıyla bir Türk Birliği içerisine girmemişti. Timur, Karakoyunlu Devletini yıktıktan sonra bölgedeki Anadolu Beyliklerini kendisine bağlamış, Osmanlı Devletini de kendisine tabi kılmak için Anadolu içlerine hücum etmeye başlamıştı. Timur Han, Osmanlı Topraklarına yaptığı ilk seferde Han Sivas’a kadar ulaştı (1400). Doğu Anadolu hattında Sivas’a kadar hâkimiyeti altına alan Timur Han, Memlukların iç karışıklıklar yaşaması ve zayıflaması üzerine Suriye seferine çıkarak Halep, Hama, Humus ve Şam’ı fethetti.

Timur Han Suriye seferinden sonra Tebriz’e dönmekteyken Osmanlı İmparatoru 1. Beyazıt, kaybettiği Sivas topraklarına sefere çıkarak Sivas ve Erzurumu geri aldı. Bunun üzerine Timur, Osmanlı İmparatoru Beyazıt’a bir mektup göndererek Sivas, Erzurum ve Anadolu’daki diğer şehirlerin kendisine bağlılığını bildirmiş olan beyliklere bırakılmasını, Celayir ve Karakoyunlu hükümdarlarının iade edilmesini, Osmanlı İmparatorluğunun kendi hükümdarlığını tanımasını ve tabiiyeti altına girmesini, bu anlaşmaya bağlı kalma şartı olarak da Beyazıt’ın oğlunun kendisine rehin olarak gönderilmesini emreder bir üslup ile talep edince tarihe Ankara Savaşı olarak geçen büyük mücadelenin temelleri atılmış oldu. Timur ile 1. Beyazıt arasında gerçekleşen mektuplaşmalarda karşılıklı tehditler, ağır hakaretler ve meydan okumalar neticesinde Timur, ordusunun başına geçerek doğrudan Osmanlı üzerine sefere çıktı (28 Temmuz 1402).






alone.. ☕
  Alıntı