Her bendindeki beyit sayısı genellikle 4 ile 10 arasında olan ve en az üç bendden meydana gelen bir nazım biçimidir. Tercî'-i bendde de terkîb-i bendde olduğu gibi bendlere hâne ya da tercî'-hâne, bendleri birleştiren beyitlere de vâsıta yahut bendiyye denir. Bu terimlerin yerine yalnızca bendin kullanıldığı da görülmektedir.
Bu nazım biçiminde vasıta beyitleri dışında her bend kendi içinde diğer bendlerden bağımsız olarak kaside ya da gazel gibi kafiyelenmiştir. Vasıta beyti ise bendlerden bağımsız olarak kendi içinde kafiyelidir ve her bendin sonunda aynen tekrarlanır. 
Kafiye düzeni şöyledir: aa, xa, xa, xa, xa... ZZ; bb, xb, xb, xb, xb... ZZ, ...
Tercî-i bendde bendlerdeki beyit sayıları genellikle birbirine eşittir. Ancak beyit sayıları birbirinden farklı bendlerden oluşmuş tercî'-i bendlere de rastlanmaktadır. Terkîb-i benden tek farkı vasıta beytinin bend sonlarında aynen tekrarlanması dır. Tercî'-i bendler mersiye, övgü, yergi, sosyal eleştiri gibi çok farklı konularda yazılmıştır.
Tercî-i bend, Türk edebiyatında XIV. yüzyıldan itibaren görülen bir nazım biçimidir. Ziya Paşa'nın tercî'-i bendi bu nazım şeklinin edebiyatımızdaki en başarılı örneklerindendir. (Prof.Dr.M.A. Yekta SARAÇ, Eski Türk Edebiyatında Biçim ve Ölçü)
Terci-i Bent Özellikleri:
1. Bentlerden oluşmuş bir nazım şeklidir.
2. Her bent 4 ile 10 arasında beyitten oluşur.
3. Bentlerin sayısı 5 ile 12 arasındadır.
4. Bentlerin kafiye düzeni gazeldeki gibidir.
5. Her bentin sonunda "vasıta beyti" adı verilen bir beyit bulunur, bu beyit hiç değişmez; eğer değişirse terkib-i bent olur.
I. Bend: aa ba ca da ea . vv
II. Bend: bb cb db eb fb . vv
6. Terci-i bentlerde vasıta beyti her bendin sonunda aynen tekrarlandığı için, aynı fikir çerçevesinde toplanan bir konu bütünlüğü vardır. Vasıta beyti şiire monotonluk vermeyecek şekilde güzel olmalıdır. Bu sebeple zor yazılan bir şiirdir.
7. Terci-i bendin konuları arasında felek, Allah'ın kudreti, kainatın sonsuzluğu, hayatın zorlukları, dünyadan şikayet 
vb. soyut konular ile mersiye, mehdiye, tevhid gibi nazım türleri ilk sırayı alır.
8. Aruzla yazılır.
En önemli terci-i bent sanatçıları: 
Ziya Paşa ve Şeyh Galip'tir.
Tercî'-i Bend Örneği
1 
Kabul eyler mi yâ Rab zahm-ı pür-nâsûrumuz bih-bûd 
Kalır mı yoksa bu âteşle dâğ-ı dil gibi pür-dûd 
Alırsa pençeye yasak beni 'bu baht-ı nâ-mes'ûd 
Kıyamet kopsa gevher «tutsa âlem olmayam hoşnûd 
Ferah nâmın dahi yâd edemez bu cân-ı zehr-âlûd 
Rızâdır çâresi her ne dilerse hazret-i Ma'bûd 
Belâ mevc-âver-i gird-âb-ı hayret nâ-hudâ nâ-bûd 
Adem sahillerin tuttu dirîgâ bang-i nâ-mevcûd 
2 
Düşüp dâm-ı hevâya nasret-i gül-zâr kaldım ben 
Gidip nefh-i Mesîhâ-veş sabâ bîmâr kaldım ben 
Gül-i ümmîd soldu mübtelâ-yı hâr kaldım ben 
Bu gül-şen külhan oldu çeşmime nâ-çâr kaldım ben 
Şarâb-ı ye'se düştüm teşneni dîdâr kaldım ben 
Başımdan aştı seyl-âb-ı keder bîzâr kaldım ben 
Belâ mevc-âver-i gird-âb-ı hayret nâ-hudâ nâ-bûd 
Adem sahillerin tuttu dirîgâ bang-i nâ-mevcûd 
3 
Aceb ey Hızr-ı ma'nâ bî-nevâya himmet olmaz mı 
Şefaat yoksa da bir tesliyet-gûn sohbet olmaz mı 
Demem hâşâ bu nâ-kama ümîd-i vuslat olmaz mı 
Sezâ-vâr-ı hitâb olmak gibi bir ruhsat olmaz mı 
Ya ehliyyet mi lâzım bahşiş-i ehliyyet olmaz mı 
Esîr-i derd ü firkat lâ-cerem ye's-ülfet olmaz mı 
Belâ mevc-âver-i gird-âb-ı hayret nâ-hudâ nâ-bûd 
Adem sahillerin tuttu dirigâ bang-i nânmevcûd 
4 
Eğer küstah isem de çâre ne bî-çâreliktendir 
Hezâran kayd u bende düştüğüm avareliktendir 
Gönül cem'iyyeti sevmezse de sad-pâreliktendir 
Devadan şekvemiz var ise de bir pâreliktendir 
Sirişkin bî-sebebdir memba'ı gam-hâreliktendir 
Mahâldir gark-ı eşk olsa gözüm hun-bâreliktendir 
Belâ mevc-âver-i gird-âb-ı hayret nâ-hudâ nâ-bûd 
Adem sâhillerin tuttu dirîgâ bang-i nâ-mevcûd 
5 
Belâ bu kim dahi suret miyim ma'nâ mıyım bilmem 
Sezâ-vâr-ı meges yâ lokma-i Ankâ mıyım bilmem 
Esîr-i ***-tâb-ı zülf-i müşk-efzâ mıyım bilmem 
Perîşânâ-i gam menşuruna tuğra mıyım bilmem 
Gam-ı Yûsuf la dolmuş Mısr-ı istiğna mıyun bilmem 
Garîk-ı Nîl-i hasret Gâlib-i rüsvâ mıyım bilmem 
Belâ mevc-âver-i gird-âb-ı hayret nâ-budâ nâ-bûd 
Adem sahillerin- tuttu dirigâ bang-i nâ-mevcûd (Şeyh Galip)
Terci-i Bent Örneği-2
Terci-i benci der-sitâyiş-i Sultân Murâd ibn-i Süleyman Hân / Baki
aa xa xa ... VV bb xb xb ... VV
1
Tâli' oldı neyyir-i ikbâl-i devlet subhdem 
Şu'le saldı âleme necm-i hidâyet subhdem 
Kâ'inâtı kıldı mir'ât-ı cemâl-i şâhdan 
Gark-ı envâr-ı hidâyet Rabb-ı izzet subhdem 
Çokdan eylerdi cemâl-i bâ-kemâlin arzu 
Ber-murâd oldı hele tâc-ı sa'âdet subhdem 
Şeş cihâtı rûşen itdi taT atından gün gibi 
Buldı ziynet çârsû-yı mülk ü millet subhdem 
Nâgehân bir toz kopardı bâd-ı pây-ı devleti 
Rûşen oldı dîde-i a'yân-ı hazret subhdem 
Nevbet ol şâh-ı cevân-baht-ı cinânundur deyu 
Çaldılar eflâkden kûs-ı beşaret subhdem 
Âfitâb-ı âlem-ârâ gibi zerrin tâc ile 
Taht-ı sîmîn üzre saldı ferr-i devlet subhdem
Sâye-i Yezdan penâh-ı dîn ü devlet Hân Murad 
Dâver-i devrân mu'izz-i saltanat Sultân Murâd 
5
Gül gibi halkı nesîm-i hulkı handan eylesün 
Nevbahâr-ı adli âfâkı gülistan eylesün 
Âsumânun gâşe-i bâm-ı zümürrüd-fâmına 
Kadri tâvûsı çıkup gün gibi cevlân eylesün 
Kârgâh-ı dîn ü devletde düşen duşvâr işin 
Hak Te'âlâ hazreti lutfından âsân eylesün 
Târ-ı zülfü turra-i hûbân-ı müşgîn-mû gibi 
Sâl-i ikbâlin Huda bî-hadd ü pâyân eylesün 
Karşusında ayagun tursun mülûk el baglasun 
Kendü çıksun bârgâh-ı adle dîvân eylesün 
Şevket-i Iskenderi dârât-ı Dârâ bî-kusûr 
Mesnedün şimdengeru taht-ı Süleyman eylesün 
Mülk-i Mısra nitekim bir bendesin sultân ider 
Bir kulın salsun diyâr-ı Çine hâkân eylesün
Sâye-i Yezdan penâh-ı dîn ü devlet Hân Murâd
Dâver-i devrân mu'izz-i saltanat Sultân Murâd 
(5 bend)