Geç Kalmanın Psikolojisi
"Geç kalmak" denildiğinde hemen herkesin aklında bir olay geliverir.Bazılarımız geç kaldığımız otobüs ve minibüsleri hatırlarken, kimimiz patronumuzdan yediği fırça ile eşleştirmiştir geç kalmayı. Geç kalınmış randevular ise bir çoğumuzun ortak kaderidir. Bazıları da vardır ki "geç kalmak" artık onların kaderidir. Peki neden geç kalır insan? Ya da herkes aynı nedenden dolayı mı geç kalır? Peki hiç düşündünüz mü "geç kalma" nın da bir psikolojisi olur mu diye. Beraber inceleyelim:
Alışkanlık Olarak Geç Kalmak
İlk incelenmesi gereken geç kalma çeşidi "alışkanlık olarak geç kalmak"tır. Bu tarza yakışan kişileri çevrenizde rahatlıkla görebilirsiniz. Ne kadar uğraşsalar, bir saat öncesinden hazırlanmaya başlasalar yine kendilerini geç kalmaktan alamazlar. Çünkü geç kalmak artık onların kişiliğinin bir parçası olmuştur. Onlar bunu değiştirmek için çok uğraşmışlar, çok defalar kendilerince kesin kararlar almışlar ama bu geç kalma alışkanlığından bir türlü kurtulamamışlardır. Bu kişilere geç kaldığı için kızmazsınız çünkü zaten geç kalacağını bilirsiniz ve beklentilerinizi buna göre inşa edersiniz.
Okulda, ilk derste öğretmen içeri girdikten sonra kapı tıklatılsa, kapıyı tıklatanın kim olduğunu öğretmen dahil herkes bilir. Ahmet her zamanki gibi geç kalmıştır. Öğretmen olayın üzerinde pek durmadan alaylı bir tepki ile Ahmet"i içeri alır. Ahmet ise yüzünde mahcubiyetle karışık bir sırıtma ile yerine geçer. Herkes Ahmet"e alışmış ve artık onu bu haliyle kabullenmiştir. Bu sebeple geç kalsa kimse ona bir şey demez. Bunun aksine, hayatında ilk defa geç kalan Mehmet dünyanın azarını işitir.
Ya da acil bir toplantı için müdürünüz çalışanlarını toplantıya çağırdığında sallana sallana en son gelen kişinin Hasan olacağını tahmin etmek güç olmaz. Hasan içeri girdiğinde herkes biraz kızsa da verilecek tepki hafif bir tebessüm olacaktır. Çünkü geç kalmak denildiğinde akla gelen Hasan, Hasan denildiğinde ise akla gele ilk kelime "geç kalmak"; olacaktır.
Bu kişilikteki insanlar için erken gelmek çok zordur. Erken gelecek olsalar "Aman Allah"ım gözlerime inanamıyorum! Hasan! Erken gelmişsin, hayırdır" "Ooo Ahmet de erkenden gelmiş, desenize kıyamet kopacak" gibi yorumlar yapılır. Kısacası bu kişiler erken geldiklerinde geç geldiklerinden daha fazla tepki alırlar ve bu sebeple de geç kalmaya devam ederler. Bu kişileri erken getirecek pratik bir uygulama "evdeki ve kollarındaki saatlerini 10-15 dakika ileri almaktır. Kendi saatlerine göre yine geç kalacaklardır ama sizin saatinize göre tam zamanında yerinde olacaklardır. Bu kişileri zamanında getirmenin diğer bir yolu da 15 dakika öncesinden randevuya çağırmaktır. Geldiğinde o geç kaldığı için özür dilerken siz bıyık altından kıs kıs gülebiliriniz.
Titizlik Nedeniyle Geç Kalmak
Geç kalmak hep alışkanlık sebebiyle olmaz. Bazıları geç kalırlar ama onların niyetleri temizdir. Bu tarz insanlar geç kalırlar çünkü titiz ve ayrıntıcı kimselerdir. Verilen bir ödevi daha güzel yapma adına geç verebilirler. Ya da randevulara geç kalırlar çünkü süslenmeleri ve kendilerine çeki düzen vermeleri epey zamanlarını alır. Her türlü ayrıntıya önem verdiklerinden evden çıkmaları, bir işi bitirmeleri zaman alır. Onların geç kalmaları işin kalitesini arttırmak adınadır. Böyle kişileri geç kaldıkları için kızmaya çalışsanız hata yaparsınız. Çünkü onlar yine sizi düşündüğü için ve karşınıza daha güzel çıkmak istediklerinden geç kalmışlardır. Yersiz bir eleştiri ve azarlama onları incitebilir.
Eğer bu ayrıntıcı ve titiz kimse aynı zamanda zekiyse, onlara kızmaya kalksanız altta kalırsınız. Randevuya neden geç kaldığı sorduğunuzda "Sana daha güzel görünmek için geç kaldım, ama istersen bir dahakine daha özensiz ve düzensiz ama erken gelebilirim" diyerek sizi sustururlar. Müdürleri bir işi neden zamanında vermediğini sorduklarında "ameliyattaki bir doktor daha iyi cerrahi müdahale yapabilmek için işini uzatsa kimse ona geç kaldın der mi" diye bir cevapla karşılık verebilirler. Bu tip kişilere karşı uygulanacak en iyi yöntem onları kendi hallerine bırakmak geç kalmalarını önemsememektir. Çünkü biliyoruz ki onlar daha iyi bir iş çıkarmak adına geç kalmaktadırlar...
Umursamazlık Nedeniyle Geç Kalmak
Bazı kimseler de vardır ki erken gelmek gibi bir dertleri yoktur. Erken gitmek ya da erken gelmek onlara göre gereksizdir. Bu kişilerin bilinç altında "erken gidip de ne olacak, boş yere beklemeye lüzum yok""herkes geç geliyor" gibi düşünceler yatar. Neden geç kaldıklarını sorduğunuzda "hiç gelmese miydim&" gibi pişkin bir cevap verebilirler. Ya da "insan hayatında birkaç dakika, kumsaldaki bir kaç kum tanesi gibidir, abartmaya gerek yok" gibi bir cevapla yine üste çıkmayı başarabilirler. Bu kişilere karşı uygulanacak en iyi yöntem onlar gibi geç kalmaktır. Hatta onlardan daha da geç gelerek beklemenin sıkıcılığını onlara tattırmak faydalı olabilir.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, titizlik ve umursamazlık nedeniyle olan geç kalmalar sık sık yaşanırsa, "geç kalma" kişide alışkanlık halini alır ve kişiliğin bir parçası haline dönüşebilir. Bu durumda "geç kalma"alışkanlığını terk etmek artık çok daha zor olacaktır.
Geç Kalmayanlar
Bu grupta kimseler var mı sorusuna verilecek cevap "evet" tir. İki farklı kişilik sahibi kimseler geç kalmazlar: Bunlardan ilki yüksek sorumluluk sahibi kimselerdir. Onlar için bir işi zamanında yapmak başkalarına ve onların hakkına saygıdır. Eğer bir insan bir işi şu veya bu vakitte yapacağına dair söz sarf ettiyse bu söz yerine getirilmelidir. Bu kişiler geç kaldıkları her bir dakikayı karşıdaki kişinin hakkına tecavüz ve ona saygısızlık olarak yorumlarlar. Üstelik verdikleri sözde durmamak gibi bir duruma düşerek kendi kişiliklerine ve karakterlerine de zarar vermek istemezler. Ellerinden geldikçe geç kalmamaya özen gösterirler ve genel de bunda da başarılı olurlar.
İkici grup geç kalmayan kimseler ise biraz mükemmeliyetçi azıcık da takıntılı kimselerdir. Bu kişiler için kurallar vardır ve insanlar bu kurallara uymalıdır. Her işin zamanında ve vaktinde yapılması onlar için çok ama çok önemlidir. Mesele sadece geç kalmak ya da kalmamak konusu değildir. Hayatın belirlenen program dahilinde geçmesi için yoğun çaba sarf ederler. Yolunda gitmeyen herhangi bir durum bu kişiler üzerinde aşırı kaygı ve anksiyete oluşturur. Geç gelen araba, zamanında kalkmayan uçak, lokantada geciken sipariş gibi durumlar bu kişiler üzerinde yoğun stres oluşturur. Saati geldi ve o iş yapılmadıysa içleri içlerini kemirir ve yerlerinde rahat duramazlar. Aynı zamanda bu tarz kişiler başkalarının yaptıkları işi beğenmezler ve bu sebeple her işi kendileri yapmak isterler. Bir harf hatası ya da çizgilerde oluşan bir eğrilik için koca bir sayfayı yırtıp atıp yeniden yazabilirler ya da yazdırabilirler. Bu kişileri ayrıntılarda boğulan kişiler olarak da görebilmek mümkündür. İşte bu tipteki mükemmeliyetçi kişiler geç kalmak gibi bir olguyu kurallara, olması gerekene aykırı olduğu için kabul edemezler. Geç kalmamak için tüm fiziksel şartları zorlarlar. Bu uğraş neticesinde yoğun stres halleri yaşayabilirler.
Sorumluluk sahibi geç kalmayanlarla mükemmeliyetçi özelliğinden dolayı geç kalmayanların arasındaki farkı nasıl ayırt edeceğiz? İlk fark kendi geç kalmalarına verilen tepkide ortaya çıkar. Sorumluluk sahibi geç kalmamak için elinden geleni yapar önlemlerini alır ama yine de geç kalırsa bunu çok problem etmez, kendi içinde aşırı stres oluşturmaz. Mükemmeliyetçi ise bu durumun tam tersini yaparak "geç kalma" olayını kendisi için strese çevirir. Diğer fark ise geç kalan arkadaşa verilen tepkide ortaya çıkar. Sorumluluk sahibi kimse geç gelen arkadaşını sabırla ve aşırı tepkiye kaçmadan bekler. Geldiğinde ise ya tepkisiz kalır ya da ufak bir sitemle meseleyi kapatır. Ama mükemmeliyetçi kişi geç kalan arkadaşını beklerken her dakikası sıkıntı azap içinde geçer. Arkadaşı geldiğinde ise tepkisini açık bir şekilde belli eder ve surat asar. Kendisindeki stresi ona da yansıtır.
|