Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14.Aralık.2018   #1
DurumuÇevrimdışı
Ersin
Banned
Üye No: 20
Üyelik tarihi: 06.Aralık.2018
Şehir: Avrupa
Mesaj Sayısı: 4,681
Konu Sayısı: 2282
Beğendikleri: 540
Alınan Beğeni: 282
HF Ticaret Sayısı: (0)
HF Ticaret Yüzdesi: (%)
Ruh Hali
Kan Grubum: AB RH +

Standart İslâm dinine göre, hristiyan din adamlarına "rahip" denir

İslâm dinine göre, hristiyan din adamlarına "rahip" denir. Bu kavram, İslâm dini'nin doğuşundan önceki devirlerde, özellikle cahiliyye devrinde de vardı. Bu dönemin şairleri, rahip kelimesini, çölde giden yolcular ve geceleri konaklama yeri hazırlayan kimseler için kullanıyorlardı. "Rahipler", gece uzaktan gelen yolcuları görebilmeleri için çadırlarının önüne lamba asarlar, böylece oranın bir konaklama yeri olduğunu ifade ederlerdi. İslamın ortaya çıkışından sonra kelimenin anlamı değişti. "Rahip", yalnız hristiyan dini görevlileri için kullanılmaya başlandı. Kur'ân'da, hristiyanların, müslümanlara olan yakınlıklarından, bunları rahiplerin sağladıklarından söz edilir, rahipler övülür.[1] Bu övme, rahiplerin kendilerini Allah'a adamalarından; dünya işlerinden, gösterişten el çekerek ibâdete yönelmelerinden dolayıdır.

Ancak dini yetki herhangi bir kurban hadisesiyle ilişkilendirilmediği için, Hristiyanlığın anladığı manada bir ruhbanlık kurumunun İslâm'da yeri yoktur. Kur'ân-ı Kerim, "râhip", "kıssîs" ve "ahbâr" terimlerini Hristiyanlığın dinî başkanları hakkında kullanmıştır. Hristiyanların anladığı manada İslâm'da ruhbânlığın olmadığını Hz. Peygamber "İslâm'da ruhbanlık yoktur"[2] hadisiyle açıklamıştır.

Kur'ân-ı Kerim'de "Onlar, Allah'ı bırakıp da bilginlerini ve râhiplerini rablar (ilâhlar) edindiler..." (et-Tevbe, 9/31) buyurulur. Bu ayetin gerçek manasını Hz. Peygamber şöyle açıklamıştır. Önceleri bir hristiyan olan Adiy b. Hâtim, İslâm'ı kavrayıp anlamak niyetiyle, şüphelerini gidermek için Hz. Peygamber'e birkaç soru sorar. Sorulardan biri "Bu ayet bizi, âlimlerimizi ve râhiplerimizi rabler edinmekle suçluyor. Bunun gerçek manası nedir? Zira biz onları kendimize rabler edinmeyiz" der. Hz. Peygamber cevaben: "Siz onların gayr-i meşru ilân ettiklerini haram, meşru dediklerini (helâl) sayıp öylece kabul etmiyor muydunuz?" Adiy, "evet böyledir" diye tasdik eder. Hz. Peygamber, "İşte bu sizin onları kendinize rabler edinmenizdir" buyurur.

Bu hadis-i şerif, helâl ve haramın sınırlarını tesbit yetkisini kendinde görenlerin, nefislerini ilâh ve rab yerine koyduklarını, onlara kanun koyma yetkisi tanıyanların da onları rabler edindiklerini vurgulamaktadır.[3]
_________________

[1] el-Mâide: 5/82.

[2] Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 226.

[3] Mevdudi, Tefhim, (Türk. Çev.) II, 209; Osman Cilacı, M.Süreyya Şahin, Şamil İslam Ansiklopedisi..

  Alıntı

Ersin Üyenin Son 5 Konusu
Baslik Kategori Son Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj
10.02.2019 - Star Günlük Gazete Manşetleri Ersin 0 824 10.Şubat.2019 17:32
10.02.2019 - Yeni Şafak Günlük Gazete Manşetleri Ersin 0 677 10.Şubat.2019 17:31
10.02.2019 - Güneş Günlük Gazete Manşetleri Ersin 0 647 10.Şubat.2019 17:30
10.02.2019 - Türkiye Günlük Gazete Manşetleri Ersin 0 651 10.Şubat.2019 17:29
10.02.2019 - Akşam Günlük Gazete Manşetleri Ersin 0 629 10.Şubat.2019 17:28