Kıskanç sevgili, ya da kıskanç eş, hayatımızda her zaman problem yaratabilir. Evet, seven insan kıskanır, evet, kıskanan insan çevreye güvenmediği için de kıskanabilir, ve kıskançlık bir yere kadar normal sayılabilip, idare edilebilir. Bir kişilik bozukluğu olarak isimlendirilebilen; ve doğuştan gelmeyip, sonradan öğrenilen davranışlar arasında yer alan kıskançlık ile ilgili bilgileri aktaracağımız yazımızın ilerleyen bölümlerinde, kıskanç sevgili nasıl davranır sorusunun yanıtlarını bulabilirsiniz.

Kıskanç Sevgili Nasıl Davranır?

• Kıskanç sevgili; ya da kıskanç eş, durumu anormallik düzeyine getirmiş ise, sürekli kıskançlık hakkında konuşuyor hale gelirsiniz.
• Kıskançlığını haklı göstermek için, her davranışınızı kendisine kanıt olarak görebilir.
• Size şiddet uygulayabilir; ve bu şiddet sadece fiziksel olmak zorunda değildir, sözel de olabilir.
• Sebebi kıskançlığa dayanan kavgalar, ve tartışmalar yaşayabilirsiniz.
• İnsanlarla olan iletişiminize sınırlar koyar. Kıskanç eş bunu bazen, karşı cins için değil, hemcinsleriniz için bile yapabilir.
• Sadece sizi kıskandığı için ilişkiniz bitebilir.
• Kıskanç sevgili, telefonla sizi sık sık arayıp, nerede, kimle olduğunuzu öğrenmeye çalışır.
• Telefon konuşmalarınızı dinletebileceğini de unutmamalısınız.
• Facebook, Twitter gibi sosyal medya hesaplarınızı kullanmanıza izin vermeyebilir.
• Giyiminize, ve makyajıza, sizden daha çok müdahil olur.
• Tavırlarının çok şüpheci olduğundan şikayet edebilirsiniz.
• Kredi kartı hesap özetinizi, ve telefon faturanızın detaylarını inceleyebilir.
• Sizi hiç bir yere yalnız göndermek istemeyeceği gibi, sizinle her yere kendisi de gelmek isteyebilir.
• Sizin haberiniz yokken işyerinize aniden gelebilir.
• Yapmadığınız şeyleri yapmış gibi gösterilebileceğiniz için, sürekli kendinizi ispat etmek durumunda kalabilirsiniz.
• Her ne sebeple olursa olsun, eve geç kaldığınızda, önemli kavgaların merkezinde bulabilirsiniz kendinizi
• Kendisi ile ilgili yazmış olduğunuz aldatma senaryolarından söz edebilir, sizin bundan haberiniz yok; hatta aklınızda bile değilken…