Holden. O bizim kitabımızın baş kahramanı. Hem anlatıcı hem karakter. 15-16 yaşlarında sigara kullanan, içki içen, küfürlü ve argo konuşan saçları beyazlamış, kolejlerden atılmayı alışkanlık haline getirmiş bir öğrenci müsvettesi. Aslında her şeyi sorugulayan, bilinçli, zeki, "Ben varım.", "Bir ben, birde kendim." diyen bir genç. Kardeşlerini ve annesini seven ama babasından pek hoşlanmayan, ölen küçük erkek kardeşi için çok üzülen bir genç.

Son gittiği okuldan da atılan ve bir süre sonra eve dönmek zorunda olan Holden, eve daha erken dönmeye karar veriyor ve yurttan çıkıp eve dönebilmeye yetecek kadar para topluyor. Yurttan yaklaşık 4 gün erken çıkıyor. Trene binerek şehre doğru hareket ediyor. Bu sırada trende daha önce atıldığı bir okuldan bir öğrencinin annesiyle karşılaşıyor. Bu kadın onu bavulunun üzerindeki okul armalarından tanıyor ve yolculuk boyunca sohbet ediyorlar.

Holden şehre geldiğinde bir otele gitmeye karar veriyor ve gittiği otelde başını bir miktar belaya soktuğu için sabah erkenden oradan ayrılmayı planlıyor, alıyor eline telefon rehberini ve günü geçirmek için birkaç arkadaşını arıyor ve bir kız arkadaşıyla sözleşip buluşuyor. O günün akşamında çok özlediği küçük kız kardeşini görmek için eve gidiyor. Apartmanın kapıcısı değiştiği için onu tanımıyor ve apartmana karşı komşularını ziyarete gelmiş gibi giriyor.

Kapıcıdan üst katlarda oturan birinin bir davet verdiğini bütün apartmanın orada olduğunu öğreniyor. Eve geldiğinde kardeşini odasında bulamıyor. Kardeşi abisinin odasında uyuyor. Holden ve kardeşi bir süre konuştuktan sonra Holden'ın annesi ve babası eve dönüyor. Holden odadaki dolaba saklanarak annesini atlatıyor ve onlar yatınca evden çıkıyor.

Ertesi gün holden eve dönmekten vazgeçiyor ve başka bir şehre kaçmaya karar veriyor. Küçük kız kardeşini görmek ve onunla vedalaşmak için kardeşinin okuluna gidiyor ve kardeşine dersten çıktığında verilmesi için bir not yolluyor. Notta kardeşini doğa tarihi müzesinin önünde bekleyeceği yazıyor.

Holden müzenin önünde bekliyor ve bekliyor ve bekliyor... Kardeşi çok geç kalıyor ve bir süre sonra küçük kız kardeşi onun eski bavulunu eline almış geliyor Holden'un yanına. Holden soruyor bu bavul nereden çıktı diye ve küçük kardeşi "Büyük abimiz D.B. Holiwood'da sen de gidersen ben yalnız kalırm. Bu yüzden bende seninle geliyorum." diyor. Holden buna gerçekten çok sinirleniyor ve onu tersliyor.

Bunun üzerine kardeşi tamam seninle gelmiyorum ama burada da kalmıyorum diyor ve yolun karşısına geçiyor. Yolun karşısında Holden'ın gitti istikamette ilerliyor ve Holden bunu fark edince lunaparka doğru yolunu değiştiriyor. Holden lunaparka gelince kardeşinin yanına gidiyor ve ondan özür dileyerek ona atlı karıncaya binmesi için para veriyor.

Holden şimdi sigara, içki gibi kötü alışkanlıklarından kurtulmak için bir hastahanede ve bunları bize oradan anlatıyordu. Küçük kardeşi onun gitmesini engelledi. Ufacık bir çocuk bir gencin hayatını kurtardı. Okunmaya değer bir kitap. Israrla tavsiye edilir.